Tam zamanı olduğunu söylüyorum, sizler de onaylayacaksınız…
Sağlıklı zayıflamanın en ideal yolu; ayda 4 kg civarında vermektir, şeklinde genellenebilir. Dolayısıyla kilo vermeye bu aylardan itibaren başlarsak, bahara ve yaza daha az kilolu ve daha fit görünerek girmemiz mümkündür.

Daha hızlı kilo vermeye çalışmak bizi pek çok yanlışa sürükleyecektir, en iyisi bunu bir sağlık hizmeti sunucusuyla paylaşmaktır. Hastaneler, doktorlar, ilgili kurumların yanı sıra eczaneler ve eczacılar da danışmanlık hizmeti vermektedir. Eczacılarımız, dünyadaki birçok örneğin aksine, Türkiye'mizde bu işi bila bedel yapmaktadır. 1. Basamak Sağlık Sunucusu olan eczanelerimiz bu konuda etkin ve yetkin olmalarının yanı sıra deneyimlerini, bilim ve tecrübe süzgecinden geçirerek, bu konuda en doğru bilgiyi sizlere verecek ve en doğru şekilde de yönlendirecektir.

Zayıflamak için seçilen yollardan bazıları, sağlıklı olup olmadıklarına göre, gözden geçirilip sıralandığında, sağlıklı zayıflama yolları, aşağıda verdiğim tabloda olduğu gibi karşımıza çıkar…

Sağlıklı beslenme ve buna uygun diyet
? Aralıklı oruç ve diyet
? Düzenli ve profesyonel destekli spor
? Karbonhidrat alımının kontrolü
? Yeterli ve dengeli sıvı tüketimi (Su ve Çaylar)
? Lif yönünden zengin gıdalar tüketmek
? Uzun süre aç kalmamak
? Düzenli uyku alışkanlığı edinmek
? Düzenli ve sağlıklı tuvalet alışkanlığı edinmek
? Detoks (Sigara ve Alkol gibi bağımlılıklardan kurtulmak)
? Ketojenik beslenme ve diyet

Bütün bu doğal metodların yanında ilaçlarla, alet edevat yardımıyla, cerrahi metodlar ve bazı kliniklerin verdiği zorlayıcı metodlarla zayıflama yolunu tercih edebilirsiniz. Bu metodları yukarıda saydığımız doğal yollardan zayıflayamayan veya mani bir hastalığı olanlar, yani doğal yöntemleri kullanmaya engeli bulunan kişilere, özellikle, fazla kiloları yüzünden depresyona girme tehlikesi olanları engellemek üzere, bir umut
olarak kullanabiliriz.

Bunlar sağlık kuralları dahilinde ve kişiye özel düzenlendiğinde, büyük olasılıkla ve genellikle fazla kilolu kişilerde görülen, diyabet, kalp hastalıkları, depresyon ve nedenli, nedensiz ağrı şikayetlerini azaltacaktır. Buna bağlı olarak düzenli çalışan metabolik bir sistem sahibi olunacaktır.

İlaç ve gıda takviyeleriyle yine doktor ve eczacınızın danışmanlığından yararlanarak fayda elde edebilirsiniz.

Bu ilaç ve gıda takviyeleri doğru ellerden temin edilirse aldatılmak ve yanılgıya düşmeyi önleyecektir, bazen tokluk hissi vermede, bazen kalori yakmada, bazen de yağların enerjiye çevrilmesinde rol alabilirler.

Listeyi birçok ilaç ve gıda takviyesiyle uzatmak ve çeşitlendirmek mümkündür. İşte tam da burada ‘’benim yerim eczane‘’ tanımını kullanmak gerektiğini düşündüm. Maalesef eczane dışında birçok kesimin iştahını açan bir pazar ve bu pazarda rol almak isteyen, bilimselliğin dışında metodlar kullanarak, umut tacirliği yapan kesimler mevcuttur.

Eczaneler ve eczacılar bu durumlara müsamaha göstermeksizin gereğini yerine getirmelidirler, ne pahasına olursa olsun, fırsatçılara meydan bırakmamaya çalışılmalıdır, ne var ki “sağlığınıza zarar vermeden, bir haftada, bir ayda bilmem kaç kilo verdirir” denerek kısa bir sürede sonuç alınacağına ikna edilen vatandaşlarımız bu tuzağa düşmektedir.

Nihayetinde basında ve medyada izlemekte ve şahit olmaktayız.

İşin sahtekarlığını ve umut tüccarlığını şiar edinmiş, her sezon bir başka isim ve ürünle piyasaya çıkan, reklam ve sosyal medyanın gücüyle satışını artırarak, yüksek cirolar elde eden mihrakların emniyet güçlerimize yakayı ele verdiğini sıklıkla görmekteyiz.

Bizler bir şeyin ne kadar hızlı zayıflattığından çok ne kadar sağlıklı zayıflattığı tarafındayız.

İnsanların açlıktan öldüğü bir dünyada, maalesef Türkiyemizin ‘’açlıktan kim ölmüş’’ söylemi dilden dile dolaşmaktadır.

All inclusive hizmet veren otellerde tabaklarda çöpe atılmayı bekleyen, ya da hayvan barınaklarına götürülecek güzelim gıdaları görmekteyiz. İşin biraz da israf tarafını düşünürsek, bizim yemediğimiz ya da beğenmediğimiz yiyeceklerle dünyamızın herhangi bir yerinde açlıkla boğuşan kaç ülke insanın doyacağıdır.

Gelin o zaman hayattta kalacak kadar, yaşantımızı sağlıklı sürdürmemize yetecek kadar gıda tüketelim, bunlara doğal zayıflama metodlarını ekleyelim, nefsimize hakim olamıyor veya bir sağlık problemimiz varsa gıda takviyelerine başvuralım. Bunları da doğru yerden alalım. –Benim yerim eczane. Tanımına uygun olarak eczanelerimizden temin edelim. İnternet gibi kontrol edilmesi zor olan bir ortamdan, sahte ürünler alarak zayıflama hayallerimizi kabusa çevirmeyelim…

Toparlayalım o zaman; yemeklerden önce mümkünse bolca su içeceğiz, hayatımıza yeşil çay ve kahve gibi içeceklere dozunda yer vereceğiz, mide barsak floramıza yardımcı olarak bozulan dengesini probiyotiklerle düzelteceğiz, şeker ve benzeri problemlerimizi göz önünde bulundurarak sebze ve meyve tüketimini artıracağız, soframızda protein tüketip, rafine ürünlere daha az yer vereceğiz, tabaklarımızı ve porsiyonlarımızı küçültürken, soframızdan zayıflamamıza yardımcı olacak baharatları eksik etmeyeceğiz, yemek yeme ve çiğneme süremizi uzatacağız, katkısız, koruyucusuz taze gıdalar tüketerek, asitli gazlı içeceklerden uzak duracağız. Bunlar ve daha sayamadığım birçok faydalı şeyleri hayatımıza sokarak, zararlı olduğu sağlık profesyonellerince teyit edilmiş gıda ve alışkanlıklarımızı hayatımızdan çıkararak iyi bir başlangıç yapmış olacağız.

Ne demişler; iki kere iki dört, dört kere dört onaltı eder…
Unutmayalım bu iş bir çeşit hesap işi.
Yakamadığın sende kalır…
Bol güneşli ve fit günlerde buluşmak temennisiyle, kalın sağlıcakla…

Uzm. Ecz. İbrahim YAVUZ
[email protected]