O kadar hızlı yaşıyoruz ki… Telefonlarımızda her şey var. Radyo, televizyon gibi kullanabiliyor, ses kaydı yapabiliyor, navigasyonla yolumuzu bulabiliyoruz. Fotoğraf ve video çekip saklayabiliyoruz. Bilgisayar gibi kullanabiliyoruz. Mobil iletişim sistemleri sayesinde pek çok sosyal medya platformunu kullanarak çektiğimiz fotoğraflar ve videolar üzerinde değişiklikler yapabiliyoruz. Film ve video izleyebiliyor, internete girebiliyor, bankacılık işlemleri gerçekleştirebiliyoruz. Karekod okuma sistemleri sayesinde bilet almaktan, turnike geçmeye; alışveriş yapmaktan ödeme yapmaya kadar birçok işlemi halledebiliyoruz. Video oyunları oynayabiliyoruz. İşimiz veya günlük hayatımızla ilgili birçok görüşmeyi gerçekleştirebiliyor ve kayıtlarını tutabiliyoruz. Randevularımızı takvimimize yazıp, zamanı gelince uyarı alabiliyoruz. Saat kurarak tüm özelliklerinden yararlanabiliyor; saat ve tarihi tüm ayrıntılarıyla öğrenebiliyoruz. Hava durumundan yol durumuna kadar birçok merak ettiğimiz konuda bilgi sahibi olabiliyor, eski telefonumuzu güvenlik kamerasına çevirerek dünyanın her yerinden izleyebiliyoruz. Telefonlarımızı takip cihazı, bebek monitörü, araç kamerası ve daha sayamadığımız birçok yaratıcı amaçla kullanabiliyoruz. Peki, sağlıkta nasıl kullanacağız?


Akıllı cep telefonlarının faydaları, giyilebilir teknolojilere kadar pek çok alanda hayatımıza girmiştir. Artık cep telefonlarımız adeta birer mobil klinik haline geldi. Tansiyon ölçmek, bağımlılıkları tespit etmek, sıtma, melanom, göz hastalıkları teşhisi, uyku apnesi kaydı ve takibi, diyet ve zayıflama programları gibi birçok sağlık alanında kullanılabilir hâle geldiler. Mobil sağlık uygulamalarını indirip analizler yapabiliyoruz. Hastaneye gitmeden, yalnızca cep telefonlarımızla gerçekleştirebileceğimiz işlemler bunlarla sınırlı değil. Bu cihazları mikroskop gibi kullanmak dahi mümkünken, göz ardı edilmemesi gereken bazı noktalar da mevcut.


Akıllı cep telefonlarının zararları, doğru yer ve zamanda kullanıldığında azaltılabilir. Ancak telefon bağımlılığı, dijital konsantrasyon bozukluğu, dikkat dağınıklığı, beynin ve uykunun sağlığı üzerindeki olumsuz etkiler, öğrenme sürecine zararları, beyin kapasitesine etkileri, yaydığı dalgaların beyin sağlığına olan olumsuz etkileri önemli sorunlardır. Ayrıca, telefonsuzluk paniği, internet veya telefon sinyalinin çekmediği yerlerden uzak durma eğilimi, şarjın biteceği endişesi, gereksiz yere telefonla ilgili sesler duymak ve aşırı telefon kullanımı sonucu çevredeki insanlardan kopma gibi durumlar da dikkate alınmalıdır.


Eczacılarımız bizi cep telefonları ve giyilebilir sağlık teknolojileri hakkında bilgilendirir, platformlar arasında entegrasyonu sağlar ve güncellemeler konusunda bilgilendirir. Günümüzde akıllı saatler, akıllı gözlükler, vücut sensörleri, elektronik özellikli giyim eşyaları gibi pek çok ürün giyilebilir sağlık teknolojileri içeriyor. İşitme kaybı yaşayanlara yardımcı olan kolye şeklindeki hoparlörlerden, hayvan dostlarımız için tercümanlık yapan tasmalarına kadar birçok inovatif ürün geliştirilmiştir. Duruş bozukluğunu düzelten tişörtler, ceketler, kemerler, ayakkabılar ve kredi kartı kullanmadan sadece giysilerimizde tanımlı verilerle alışveriş yapabileceğimiz akıllı cihazlar da artık günlük hayatımızın bir parçası hâline gelmiştir.


Kısaca; 1. Basamak sağlık hizmet sunucusu olan eczacıları tanıyalım. İsmi ve okunuşuyla “Eczahane”den “Eczane”ye evrilen bir dünyadayız. Eczaneler, ilacın hazırlandığı ve satıldığı yerlerdir. Ancak eczacı, yalnızca raftan ilacı alıp hastaya veren bir kişi değildir. İlacın her aşamasına hâkim, bu konuda sürekli eğitim alan, bilgilerini güncelleyen, yeni bilgi ve ilaçla ilgili her şeye nasıl ulaşacağını bilen bir uzmandır. Eczacılık, beş yıllık bir eğitimden sonra bir yıl yardımcı eczacılık yapılarak icra edilmeye hak kazanılan bir meslektir. Sağlıkla ilgili sorularınızı cevaplamak için en yakın eczaneye gidebilirsiniz. Koruyucu sağlık hizmetleri sayesinde, hastalanmadan önce gerekli tedbirleri alarak ciddi maliyetlerden ve iş gücü kayıplarından kaçınabilirsiniz. Eczaneler en yaygın ve kolay ulaşılabilir lokasyonlardadır.


Aldıkları eğitimler sayesinde eczacılar sizi bugünden yarına taşırlar. Sizin haberiniz olmadan, gelecekte hayatımıza girecek olan yenilikleri bugünden size aktarır ve uygulanabilir olanları gösterirler.


Geleceğin eczacılığını görmek istiyorsanız, “Geleceğin E Hali” organizasyonuna katılmanızı öneririm.

Kalın sağlıcakla.
Uzm. Ecz. İbrahim Yavuz