Bonzai, sentetik bir esrardır ve esrar (kanabinoid) gibi, pipo, nargile ve sarma tütün şeklinde kullanılmaktadır. Sentetik Kanabinoidler (SK), doğal kanabioidlerden kimyasal olarak farklı ve geniş bir guruptur. İlk defa 2008 yılında Avrupa Birliği’nde psikoaktif madde olarak tanımlamış ve takibe alınmıştır. Türkiye’de, 2011’den itibaren “Uyuşturucu Maddelerin Denetlenmesi Hakkında Kanun”’una tâbidir ve “Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) de SK’leri uyuşturucu olarak kabul etmektedir. Ancak, Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi’nin (EMCDDA) 2013 raporuna göre, pazara devamlı yeni ürünlerin sürülmesi nedeniyle çok dikkatli olunması gerektiği vurgulanmaktadır (1).



Avrupa’da tüm bağımlılarda yüksek dozdan ölüm 2009 yılında 7600, 2010 yılında 7000 dir. Esrar kullanım sıklığı ise, AB’de 15-16 yaşlarda %20, ABD ise %35 dir. Buna ragmen, EMCDDA 2013 raporunda Avrupa’da SK’lere bağlı ölüm bildirilmemektedir. ABD’de ise, SK’ler ile ilgili bugüne kadar sadece 3 ölüm vakası (ölüm nedenleri farklı) bildirilmiştir. Yine de üretilen yeni psikoaktif maddelerin içinde, çeşit olarak ilk sırayı SK’ler almaktadır. Bonzai kullananlarda terleme, bulantı, gözlerde yanma, ağız kuruluğu, kalp çarpıntısı, saldırganlaşma, hayal görme, tansiyon yükselmesi, göğüs ağrısı, kasılama- gevşeme şeklinde nöbetler, sıkıntı ve panikleme gibi çok ağır belirtiler ortaya çıkar ve kullanılan madde çeşit ve miktarına göre bu belirtiler çok daha ağır koma halinde seyredebilir. Aşırı doz alınması veya beraberinde başka maddelerin kullanılması ölüme yol açabilir. 2013 raporunda dikkatler yüksek ölüm oranı nedeniyle 4,4′-Dimethylaminorex (4,4′-DMAR) isimli yeni madde üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu madde, 1972 yılında klinik kullanımdan çekilmiş eski bir kilo kaybettirici ilaç molekülüne benzeyen, merdiven altı olarak üretilmiş, klinik etkileri çok bilinmeyen ve aşırı yan etkiye sahip yeni bir aşırı toksik maddedir (2,3,4) .




2010 yılında 41, 2011 yılında 49, 2012 yılında 74, 2013 yılında ise 81 yeni psikoaktif madde maddenin kullanıma sokulduğu rapor edilmektedir. Bu neden ile, Aile ile birlikte yakın çevre, bireyin tütün ve nargile gibi duman yoluyla ve diğer yollarla alınan bu maddelere karşı çok dikkatli, duyarlı ve uyanık olması gerekmektedir. Stres veya sosyal yapının bozulması, bireyin bağımlı olmasında büyük rol oynamaktadır. Bu gibi durumlarda yakın çevreden ve sağlık merkezlerinden profesyonel destek alınmalıdır. Özellikle okul çağı döneminde, okul dışı arkadaş buluşmalarında, sıgara içme yasağına uymayan mekanlara sık gidilmesinde, eve bitkin ve yorgun dönülmesinde, bunlara ilave olarak derslerin ve görevlerin yerine getirilmesinde aksaklıkların gözlenmesi gibi durumlarda ailelerin dikkatli ve yapıcı davranması çok önemlidir. Benzer durumlarda, uzman hekimlerden teknik destek ve danışmanlık hizmeti alınmalıdır.




Unutulmamalıdır ki, ne kadar erken bırakılırsa, ne kadar erken tedaviye başlanırsa, ne kadar çok yardım alınırsa, madde bağımlılığı o kadar kolay tedavi edilir.




Prof.Dr.Turgay Çelik





1-EMCDDA–Europol 2013 Annual Report



2-Hum. Psychopharmacol Clin Exp 2013; 28: 379–389.



3-S. M. R. Gurney et all: Forensic Science Review, 2014; 53–78


4-EMCDDA–Annual Report 2012


Önceki FAYDALI BİLGİLER Yazıları