Anne Bebek Beslenmesi Medikal Pazarlama Tanıtım Direktörü Atakan Özdemir ile anne sütünün ve yeni nesil biyotiklerin bebek beslenmesindeki yeri ve önemini konuştuk.
Bebeklerde bağışıklık sisteminin gelişiminde beslenmenin rolü nedir?
Erken dönem beslenmede anne sütü, bebeğin hayat boyu sağlıklı olma halini belirleyen bağışıklık sisteminin gelişimi için en önemli programlayıcıdır. Çünkü içeriğindeki biyoaktif bileşenlerle bağışıklık sisteminin gelişimini destekler. Peki, bağışıklık sisteminin gelişimi dediğimizde ne anlamalıyız? Sadece hastalıklara karşı dayanıklılık mı? Hayır, çok daha fazlası. Bağışıklık sisteminin gelişimi, doğumdan itibaren bu sistemin eğitimi olarak düşünülmeli. Sistem, kendinden olmayan potansiyel zararlılara karşı kendini savunurken, zararsız maddelere örneğin gıda proteinlerine karşı da tolerans göstermeyi öğrenmeli. Dış etkenlere karşı nasıl tepki vereceğini öğrenmiş, kendini adapte edebilen, esnek, dayanıklı bir bağışıklık sistemi hedefimiz. Anne sütü içeriğinde, bugünkü teknoloji ile tanımlanabilmiş biyoaktif bileşenlerin, bağırsak üzerinden bağışıklık sisteminin eğitiminde etkili olduğunu biliyoruz. Örneğin prebiyotikler, probiyotikler ve çok yeni bir tanım postbiyotikler.
Nedir bu biyotikler, ne işe yararlar?
Prebiyotikler, bağırsaktaki faydalı bakteriler için besin kaynağıdır. Faydalı bakterilerin sayısını, aktivitelerini ve etkisini arttırlar. Bağışıklık sistemi hücreleri ile doğrudan etkileşime geçerek bağışıklık sisteminin düzenlenmesine destek olurlar.
Probiyotikler, bağırsak mikrobiyatasının ve bağışıklık sisteminin düzenlenmesinde rol oynayan faydalı bakterilerdir. Anne sütünde, görece düşük düzeyde probiyotik bulunur ve bu bakteriler bebeğin bağırsak mikrobiyatasının gelişiminde rol oynar. Anne sütü ile beslenen bebeklerin bağırsaklarında da bifidobacterium ağırlıklı kolonizasyon olduğunu biliyoruz.
Postbiyotikleri, bebek beslenmesinde yeni nesil biyotikler olarak adlandırıyoruz. Görece yeni bir terminoloji bu alanda. Faydalı bakterilerin metabolitleri ve canlı olmayan bakteri ürünleri olarak tanımlanan postbiyotiklerin de bağırsakta biyoaktif etkiye sahip olduğunu biliyoruz. Postbiyotikler bağırsak mikrobiyotasının ve vücuda açılan kapı olarak nitelendirilen bağırsak duvarının gelişimini destekler. Bağırsaktaki biyolojik aktiviteyi düzenler ve immun yanıtın arttırılmasını destekler.
Formül süt tercihinde bu biyotikler tercih sebebi olmalı mı?
Anne sütü ile beslenmenin mümkün olmadığı durumlarda, anne sütü ile benzer etkiler gösteren, içerik ve etki olarak anne sütüne yakınlaştırılmış, bebeğin ayına uygun formül sütler ilgili sağlık profesyonelinin tavsiyesi ile tercih edilmeli. Elbette ki her bebek kendi içinde özel, ihtiyaçları da bu doğrultuda farklılaşabilir. Ne gibi farklılıklar? Örneğin bebek zamanında mı doğdu? Sezaryen ile mi doğdu? Normal yolla mı? Bu süreçte anne ya da bebek antibiyotik kullandı mı? Ailede alerji öyküsü var mı? Bebekte böyle bir risk bekliyor muyuz? Tüm bunlar sağlıklı bir bebekte bağışıklık gelişimini takip ederken bize yol gösterecek parametreler aslında. Tüm bu faktörleri göz önüne alarak bebekler için doğru beslenme tercihleri yapmak mümkün. Örneğin anne sütü alamayan sağlıklı bebeklerde, prebiyotik ve postbiyotik içeren Aptamil Pronutra Advance, prebiyotik içeriği ile sağlıklı bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı oluyor ve anne sütü ile beslenen bebeklerinkine yakın mikrobiyata ve bağırsak etkilerini görüyoruz klinik çalışmalarda.
Bebeğin bağışıklık sistemi gelişiminde kimi zaman bir takım riskler mevcut olabilir. Örneğin, bebekte ailede alerji öyküsü, sezaryen doğum ve antibiyotik kullanımı gibi risk faktörlerinin olması durumunda Aptamil Prosyneo Devam Sütleri, içerdiği kısmi hidrolize protein, prebiyotik ve probiyotik ile bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı olur. Böylece bağırsak mikrobiyotasının dengeli gelişimi desteklenebilir.
Aptamil Prosyneo Devam Sütleri hidrolize proteinlerden oluşur ve kısmi hidrolize proteinler bebeğin süt proteinine tolerans sağlamasına da destek olur. Özetle, yaşamın kaynağı anne sütü elbette ki vazgeçilmezimiz. Ancak bebek tıbbi sebepler ile anne sütüyle beslenemiyorsa veya anne sütünün yeterli olmadığı herhangi bir durum ile karşılaşıldıysa, onu doyurup kilo aldırmaktan öte uzun dönem sağlıklı olma halini belirleyecek bağışıklık sistemini desteklemeye devam etmek önemli. Burada Nutricia olarak önemli bir rolümüz olduğunun farkındayız. Bilim ve teknolojinin geldiği son noktada yeni nesil beslenme formülleri ile ihtiyacı olan tüm bebekleri desteklemek ve siz sağlık profesyonelleri için de her ihtiyaca yönelik ürün portföyünü sunabilmek.
Bir sağlık profesyoneli ve hatta yeni nesil ebeveynler için bir yaşam koçu rolü olduğuna inandığımız eczacılarımızın da, önce anne sütü ile beslenmeyi desteklemesi, bu mümkün olmadığında ise bebeği ve ihtiyaçlarını sorgulayarak, bebeğe anne sütünden sonra alternatif sunabilmek için yönlendirme yapmasının önemini vurgulamak isterim.